Fury / Hiddet (2014) Film İncelemesi

Birkaç aydır adından sıkça söz ettiren, fikrine çokça güvendiğim arkadaşlarımdan ciddi övgüler alan Fury‘yi izleme fırsatı bulabildim sonunda. İlk etapta şunu belirtmekte fayda görüyorum; bu film gümbür gümbür aksiyon ve kanın gövdeyi götürdüğü bir vahşet, yüksek tempo vadetmiyor. Şayet savaş filmi algınız / beklentiniz bu ise, Fury’nin sizi tatmin etmemesi sürpriz olmayacaktır.

Fury / Hiddet (2014) Film İncelemesi Başlasın

“Peki Fury nedir, Fury’yi neden izlemeliyiz?” Bu soruyu esasen her film için sormak gerektiğine inanırım. Referans alırken belirleyici nokta budur aslında. Hepimizin malumudur, sıkça kullanır ve başkalarından da duyarız, “Abi çekilmedik konu mu kaldı, daha ne anlatacaklar ki zaten…” vs. serzenişlerini. Odak noktamız II.Dünya Savaşı olunca, bunu sorgulamak daha da gerekli hâle geliyor. Yakın tarihin günümüzde bile popüleritesinden hiçbir şey kaybetmeyen savaşı hakkında herkes kendi bakış açısını yansıttı neredeyse perdeye. Fury şu şekilde diğerlerinden sıyrılmayı başarıyor:

Nasıl’a değil, Neden’e odaklanıyor.

Akıştan ziyade psikolojiyi anlatıyor.

Don “Wardaddy” Collier, beklenmedik gelişmeler sonunda kendini dört kişi ve bir tankın lideri konumunda bulur. Kendimizi ilk dakikalarda Brad Pitt önderliğinde tam bir sikertme fury’ası içinde bulacağımızı düşünüyoruz, sürekli yüksek bir adrenalin ve boku çıkarılan bir kahramanlık öyküsü bekliyoruz. Oysa film içinde çatışmalardan ziyade sorgulamalar barındırıyor. İşler Wardaddy’de bitiyor gibi görünse de, esas karakterimizin Logan Lerman’ın başarıyla can verdiği Norman olduğunu görüyoruz.

Norman hem kafa olarak, hem de fiziksel ve donanımsal olarak savaşa hazır olmayan, farklı amaçlar adına yetiştirilmiş bir gençken, dünyaya Nazi öldürmek üzere gönderildiğini düşünebilecek kadar gözü kara bir asker olan Don’un komutasında bulur. Hayatta kalmanın başka hayatlara son vermeye bağlı olduğunu uygulamalı olarak tecrübe etmek zorunda kalan toy bir gencin iç savaşı aslında izlediğimiz savaş.

Filmin sit-com gibi çok fazla yakın plan kullanmak gibi bir süre sonra iyiden iyiye göze batan bir eksisi var, Çok fazla atmosfere giremiyoruz bu yüzden. Genelde bütçe sınırlı olduğunda tercih edilebilecek bir şeye, öyle bir sıkıntısı olmadığını tahmin ettiğim isimlerin neden başvurduğunu anlayamasam da, filmin daha ziyade psikolojiye odaklanması ve bunun da mimik ve jestlere önemli bir misyon yüklemesiyle açıklayabiliriz bu durumu “neyse” diyerek.

Fury / Hiddet (2014) Son Sözler

Son olarak şunu eklemeden geçemeyeceğim… En nihayetinde bunun Amerikan sinemasının bir parçası olduğu, Amerika’nın kendine, geçmişine ve geleceğine aşık bir millet olduğu unutulmamalı. Sevabıyla günahıyla dünyanın en popüler filmleri her daim Amerikan sinemasına ait olmuştur, bu yönüyle dünyanın her yerinden sinemasevere ulaşma ve algısını etkileme şansına sahipler.

Etiği bir kenara bırakıp salt sinema algısıyla yaklaşabilirsek, teknik açıdan ne denli başarılı olduklarına şüphe yok. Ama “Ben salt gerçekleri izlemek istiyorum, bunlardan besleniyorum. Bunlar çok mekanik, çok süslü, çok goy goy, 300 kişiyle 5 kişi savaşır mıymış hiç, hem hep mi en iyi Amerika” bla bla derseniz Amerikan sinemasının neredeyse 3/4’ünü çöpe atmanız gerekir. Yine de kendini yüceltme konusunda çok daha abartılı filmlere imza atmışlıkları var. Aşırı hassas ve her detayı propaganda olarak değerlendirmeye meyilli değilseniz büyük bir rahatsızlık vermeyecektir. Fazla ciddiye almadan, Batı’nın iyi yanlarını alarak izlenmeli.

Fury / Hiddet (2014) Filmi Hakkında Önemli Notlar

Dipnot 1 : Brad Pitt daha önce Fight Club, Tree of Life, Inglourious Basterds gibi örneklerden de hatırlayacağımız “gaddar, şiddet eğilimli, karşısındakinden de aynısını -hatta daha fazlasını- bekleyen, kışkırtan adam” profilindeki karakterlerine bir yenisini daha ekliyor. Onları sevenlerin bunu da seveceğine şüphem yok bu yüzden.

Dipnot 2 : Filmin çözüm bölümünden önce -ortalarında yanılmıyorsam- bir Alman evinde iki kadınla geçen gergin sahneler ve akabinde yenen yemeğin bütünden oldukça kopuk, tempoyu fazlasıyla düşüren ve büyük resme bakınca sırıtan bir bölüm olduğunu söylemekte fayda var.

Fury / Hiddet Fragmanı